Diyetisyen İrem Enginyurt ile Duygusal Beslenme Üzerine

Duygusal beslenme bozukluğu mu yaşıyorsunuz? Beslenme bozukluklarıyla başa çıkmanın yollarını öğrenmek için bu röportajı kaçırmayın!

Duygusal Açlık mı, Fiziksel Açlık mı? Yeme Alışkanlıklarınıza Farklı Bir Açıdan Bakın!

Günümüzün hızlı temposu, stresli iş hayatı ve yoğun gündelik koşuşturma, birçok kişinin farkında olmadan duygusal beslenme alışkanlığı geliştirmesine neden oluyor. Peki, fiziksel açlık ile duygusal beslenme arasındaki fark nasıl anlaşılır? Neden bazı insanlar stresli, üzgün ya da kaygılı hissettiklerinde yemek yemeye yönelirken, bazıları iştah kaybı yaşar? Duygusal beslenme bozukluğu nasıl anlaşılır ve bu durumun uzun vadede beslenme bozuklukları ile ilişkisi nedir? En önemlisi de, duygusal beslenme ve obezite arasında nasıl bir bağlantı var? Tüm bu soruların yanıtlarını, sağlıklı beslenme ve psikolojik yeme alışkanlıkları konusunda uzman diyetisyen İrem Enginyurt ile konuştuk. Ünlü diyetisyenler arasında yer alan diyetisyen İrem Enginyurt, beslenme bilimine dayalı uzman görüşlerini bizlerle paylaştı.

Soru: Peki, duygusal beslenme nasıl anlaşılır? Birinin bu sorunu yaşadığını gösteren işaretler neler?

Diyetisyen İrem Enginyurt: Öncelikle açlık ve duygusal beslenme arasındaki farkı iyi anlamak gerekiyor. En iyi diyetisyen önerileri arasında yer alan en temel yaklaşım, kişinin yemek yeme motivasyonunu sorgulamasıdır. Eğer birey stresli anlarda ani ve kontrolsüz yeme atakları yaşıyor, özellikle karbonhidrat ve şeker içeren gıdalara yöneliyorsa, bu bir işaret olabilir. Ayrıca, yemek sonrası pişmanlık hissetmek, stresliyken yemek yemeye daha fazla ihtiyaç duymak ve belirli gıdalara bağımlı gibi hissetmek de stres ve kilo ilişkisi arasındaki bağlantıyı göstermektedir. Diyetisyen yorumları, bu tür beslenme alışkanlıklarının fark edilmesini ve kontrol altına alınmasını öneriyor.

Soru: Duygusal beslenme ve obezite arasında nasıl bir bağlantı var?

Diyetisyen İrem Enginyurt: Duygusal beslenme ve obezite doğrudan ilişkilidir çünkü duygularını yönetmekte zorlanan kişiler, yemek yemeyi bir kaçış noktası olarak gördüklerinde sağlıksız bir döngüye girerler. Ünlü diyetisyenler tarafından yapılan araştırmalar, stresin ve kaygının bireyleri sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yönlendirdiğini ortaya koyuyor. Özellikle diyetisyen tavsiyeleri, bireyin kilo kontrolünü sağlamak için bilinçli yemek yemeye yönelmesi gerektiğini vurguluyor. Diyetisyen yorumları, duygusal açlık ile fiziksel açlık arasındaki farkı bilmenin bu süreci yönetmek için kritik olduğunu gösteriyor.

Soru: Peki, bu döngüden kurtulmak mümkün mü? Duygusal beslenme ile başa çıkmak için neler önerirsiniz?

Diyetisyen İrem Enginyurt: Evet, kesinlikle mümkün. İlk adım farkındalık kazanmak. Kendi yeme alışkanlıklarınızı gözlemleyerek gerçekten aç olup olmadığınızı sorgulamak çok önemli. Bunun dışında, stres yönetimi için meditasyon, nefes egzersizleri ve fiziksel aktiviteler oldukça etkili. En iyi diyetisyen önerileri, bireyin sağlıklı alışkanlıklar edinmesini sağlamak için düzenli bir beslenme programına uyum sağlamasını içerir.

Soru: Son olarak, duygusal beslenme ile sağlıklı beslenme arasındaki dengeyi nasıl kurabiliriz?

Diyetisyen İrem Enginyurt: Öncelikle sağlıklı beslenmenin bir diyet değil, bir yaşam tarzı olduğunu kabul etmek gerekiyor. Diyetisyen tavsiyeleri, planlı beslenmenin ve öğün atlamamanın önemini vurgulamaktadır. Dengeli karbonhidrat, protein ve yağ alımı, bireyin kan şekerini dengede tutarak duygusal beslenme krizlerini önler. Ünlü diyetisyenler, sağlıklı beslenme alışkanlıklarının uzun vadede kilo kontrolünü sağlamak için en etkili yöntem olduğunu belirtmektedir.

Duygusal Beslenmeyi Yönetmek Mümkün!

Duygusal beslenme, yalnızca yeme alışkanlıklarını değil, bireyin psikolojik ve fiziksel sağlığını da doğrudan etkileyen bir sorundur. Bu döngüden çıkmak, farkındalık kazanmak ve bilinçli beslenme alışkanlıkları geliştirmekle mümkündür. Diyetisyen İrem Enginyurt röportaj süresince ele aldığımız gibi, sağlıklı kilo yönetimi için diyetisyen yorumları ve uzman desteği büyük önem taşımaktadır. Eğer kendinizi sürekli stresli anlarda yemek yerken buluyorsanız, bir uzmandan destek almak sağlıklı bir adım olacaktır. İstanbul'daki en iyi diyetisyen tavsiyeleri, beslenme alışkanlıklarını kontrol altına almak ve bilinçli seçimler yapmak için bireylere rehberlik etmektedir. Unutmayın, yemek bir duygu değil, bir ihtiyaçtır!

Yorum Yap